22 Nisan 2024 tarihli İş Dünyası Haber gazetemizde Dünden Bugüne Yarından Geleceğe isimli yazı dizimizde yer verdiğim “Sektörün Sevilen Siması” genç yaşında kendinden büyük ve tecrübeli kişilerle sonrasında yaşı ilerledikçe ,enerjisi azaldıkça kendinden daha gençlerle dostluk ile başarıyı yakalayan Tahsin Üzülmez ile Enerji Sektöründe Akaryakıt Piyasasının Geleceği hakkındaki söyleşimiz ile sizlerle birlikte olacağız .
OPET ve ALPET Grubu’nda olmak üzere birçok önemli firmalarda görev yapmış bir rol modelsiniz, bu başarının sırrı nedir? Bu bağlamda kendinizden bize bahsedebilir misiniz? Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi İstatistik Bölümü ve sonrasında Mersin üniversitesi İİBF işletme bölümünü mezunuyum. Her şeyden önce meslek tarafıyla başlayayım. Her ne kadar şu an Akaryakıt Sektörüne bir süreliğine ara vermiş olsam da, aslında Eğitimlerimi alırken ve icra ederken de temel çıkış noktası “heyecan duyma” ama ben ona “yaşam heyecanı” diyorum. Bu heyecan, her şeye ilk kez görüyormuş gibi bakabilmeyi ve dolayısıyla merak etme yetisini de beraberinde getiriyor. Merak edip öğrendikçe her geçen gün daha da çok gelişiyorsunuz. Severek yaptığınız bu süreçte kariyer yan ürün aslında. Esas geliştikçe bilgi ve tecrübe ile birlikte (tabii şans faktörünü es geçemeyiz) siz kendinizi geliştiriyorsanız o kariyer kapılarını size biri açıyor. Kısaca başarının reçetesi “öğrenme açlığı” ve “sürekli kendini geliştirme” dir diyorum.
Türkiye akaryakıt sektörüne baktığımızda karşımıza nasıl bir tablo çıkıyor? Sektörde nasıl bir rekabet yaşanıyor? Türkiye’de akaryakıt sektöründe 34 Dağıtım Şirketi, 12,657 istasyon bayiliği var. Akaryakıtta yüzde 80’e yakın ürün, ilk sıralarda yer alan en büyük 10 şirket tarafından satılıyor. Bu 10-11 şirket içinde en baştaki ilk 5 şirketin pazar payı gerçekten çok önemli. Bu şirketleri Petrol Ofisi, Opet, Shell, BP ve Total olarak sıralayabiliriz. Total’i satın alan Oyak, yeni bir piyasa oyuncusu olarak sektöre girdi. Eskiden piyasanın yüzde 70-80’i dört veya beş firma tarafından kontrol edilirdi. Fakat 2000’li yılların sonuna doğru Rekabet Kurumu ve EPDK Türkiye’de rekabetin biraz daha artması için dağıtım şirketi adedinin daha fazla olması adına şirket kurmayı yeni koşullara bağlayarak kolaylaştırdı. Rekabet Kurumu aynı zamanda dağıtım şirketlerinin bayilerle uzun dönemli anlaşma yapılmasının rekabet hukukunu olumsuz etkilediğini düşünerek, bayilerle şirketler arasındaki anlaşmaları 5 yıl ile sınırladı. Bunun ilk uygulaması 2010’da başladı. 5 yılın üzerinde bayide kalan maddi hakların dağıtım şirketlerine iade edilmesine karar verildi. 2020 yılında da yine bir toplu sözleşme dönemi var. Şimdi dağıtım şirketleri ile bayiler arasındaki sözleşme süreci hızla devam ediyor. Bu durum 2021 yılında da devam edecek. Yani sektörde yoğun bir rekabetin yaşandığını söyleyebiliriz.
Petrol sektörüne isterseniz biraz daha merceğimizi yakınlaştıralım, ne dersiniz? Akaryakıt sektörünü kendi elimizle zor hâle getirdik. Bu kadar önemli bir ürünün ve ardındaki olağanüstü gayretli çalışmaların sonucunda geldiğimiz nokta; bayi ve şirket arasında devam edegelen kâr marjı mücadelesi ve her iki taraf için de geçerli olan düşük kâr oranı olmamalıydı. Bayi sözleşmeleri için dağıtım şirketleri arasında amansız bir mücadele var. İstasyonlar arasında da kârsızlığı destekleyen her türlü uygulama… Sektör daha yaratıcı olabilir ve bazı önlemleri düşünebilir. Tedbir alınması gerekiyor çünkü makroekonomik dengelerin de değişmesiyle günlük hayatı etkileyen gelişmeler var, sektör ve düzenleyici kurum tüketiciyi de koruyarak bir arada çözüm arayabilirler. 1970’ lerin sonunda sektöre hâkim olan hava bizi batıdaki benzer sektörlerden iyice farklı hale getirdi, 1990 lı yıllarda sektöre girdiğim için konuyu biliyorum, batıda şirketin istasyon mülklerini kontrol eden ve çalıştıran tarzı ülkemizde bayi operasyonu olarak belirginleşti, bu çok büyük bir farktır, Sektörün dijitalleşmesi, ürünün komodite oluşu ve bir çok etmen sektörün konsolidasyonu ile bugün yollarda şehir merkezlerinde otoyollarda gördüğümüz istasyonlar gerçekten çok güzel örnekleri barındırıyor, tüketiciyi memnun eden uygulamalar var. Şirketlerin sosyal sorumluluk projeleri hepimizde hayranlık uyandıran boyuttadır. Sektörün insan istihdamı önemli, ekonomik hayatımıza katkıları da hepimiz tarafından biliniyor. “Akaryakıt ve LPG sektörü, bugün olduğu gibi yakın gelecekte de Türkiye’nin gelişmesini ve ilerlemesini destekleyen en önemli sektörlerden biri olmaya devam edecek. Son dönemde yüksek enflasyon, hem işletme maliyetlerini hem de işletme sermayesi ihtiyacını artırdı. Bu sorunlara finansmana erişim zorluğu da eklenince sektördeki sıkıntılar daha da arttı Sektörümüzün büyümesini istiyorsak, sektör ve kamu olarak beraber düşünmeye, geleceği beraber kurgulamaya ve bu dönüşümü doğru bir şekilde gerçekleştirmeye ihtiyacımız var.”
Son Olarak Sektöre Vereceğiniz Mesaj Nedir.? Enerji sektörü, küresel düzeyde hızla değişen ekonomik, politik ve teknolojik koşullardan etkilenmektedir. Türkiye de bu dönüşümlerin tam ortasında yer almakta, bir yandan enerji arz güvenliğini sağlarken diğer yandan iklim hedeflerine ulaşmayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda, piyasanın tüm değer zincirinde yaşanan gelişmelerin doğru anlaşılması ve bu gelişmelerin Türkiye’deki yansımalarının analizi büyük önem taşımaktadır.
Şuan ki Ortadoğu’da yaşanan öncelikle yaşam haklarının ihlali ve sosyal kültürel kaos yanında ,en önemli yansıması enerji üzerinde ve bilhassa petrol ve türevlerinde yaşanacak olumsuz tabloya karşın ivedilikle piyasa arzını ve ülke güvenliğini koruyacak kalıcı tedbirler alınması çok fazla önem taşımaktadır…
2025 yılı itibarı ile “Enerjimizi Enerjinizden” sloganı ile Ülkemizdeki Akaryakıt Piyasası başta olmak üzere tüm Enerji Piyasası Düzeleme Kurulu Piyasalarına başarılar diliyorum .
Anadolu Birliği Partisi Genel Başkan Vekili ve Alanya Şehri İş İnsanı Nevzat DURDUHAN 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında yayınladığı Basın Bülteninde,
Cumhuriyetimizin Kurucusu Yüce Atatürk, en büyük eserim dediği demokratik, lâik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ni hepimizin ortak umudu, Ulusumuzun en değerli varlığı geleceğimiz olan siz çocuklarımıza armağan etmiştir. Sizlerin bu güvene lâyık olmak için Atatürk ilke ve devrimlerini anlayarak, aklın ve bilimin yol göstericiliğinde aydınlık yarınlarımızın mimarları olacağınıza yürekten inanıyoruz..
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 103. yılına eriştiğimiz bu anlamlı ve önemli bayram gününde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, Kurtuluş Savaşımızın ve İlk Meclisimizin tüm kahramanlarını, şehitlerimizi saygıyla, sevgiyle, minnetle anıyoruz.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun.
Yarın Ülkemizin Yönetiminde Görev Alacak Sevgili Çocuklar,
Cumhuriyetimizin Kurucusu Yüce Atatürk, en büyük eserim dediği demokratik, lâik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ni hepimizin ortak umudu, Ulusumuzun en değerli varlığı geleceğimiz olan siz çocuklarımıza armağan etmiştir. Sizlerin bu güvene lâyık olmak için Atatürk ilke ve devrimlerini anlayarak, aklın ve bilimin yol göstericiliğinde aydınlık yarınlarımızın mimarları olacağınıza yürekten inanıyoruz..
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 103. yılına eriştiğimiz bu anlamlı ve önemli bayram gününde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, Kurtuluş Savaşımızın ve İlk Meclisimizin tüm kahramanlarını, şehitlerimizi saygıyla, sevgiyle, minnetle anıyoruz.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun.
Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı, ulusal egemenliğimizin tescillendiği gün olan 23 Nisan’ın geleceğin umudu olan çocuklarımıza armağan edilmesi, onlara duyulan sonsuz güveni göstermektedir.
Bizler de istikbalimiz olan çocuklarımıza daha huzurlu ve güvenli bir gelecek bırakmanın yolunun öncelikli olarak eğitimden geçtiğini bilerek, gelecek nesilleri en iyi şekilde yetiştirme mücadelesinde yerimizi almış bulunmaktayız. Ülkemizin ve dünyanın tüm çocuklarına daha iyi bir gelecek bırakmak adına üstlendiğimiz bu görevi canla başla sürdüreceğiz.
Bu çok kıymetli bayramımızın coşkusunu ülkemiz çocukları ile paylaşmak için dünyanın pek çok farklı ülkesinden gelen çocuklara ev sahipliği yapmamıza vesile olmasıyla dünya barışına da hizmet etmektedir.
Bu duygu ve düşüncelerle Türkiye Büyük Millet Meclisi ‘ nin 105. kuruluş yıl dönümü ile ülkemizdeki ve dünyadaki tüm çocukların Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en kalbi duygularla kutluyorum.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.