Connect with us

DÜNYA

“1960 darbesi, aradan geçen 60 yılı aşkın süreye rağmen milletimizin kalbinde hâlâ kanayan bir yaradır”

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye’ye siyasi, sosyal ve ekonomik bakımdan ağır bedeller ödeten darbeler silsilesinin ilki olan 1960 darbesi, aradan geçen 60 yılı aşkın süreye rağmen milletimizin kalbinde hâlâ kanayan bir yaradır” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda gerçekleştirilen AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu.

“MİLLÎ İRADENİN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ TESİS ETME MÜCADELESİNİN ÖNÜ SÜREKLİ DARBELERLE KESİLMEYE ÇALIŞILMIŞTIR”

“Eski adıyla Yassıada’ya, milletimizin verdiği ismiyle ‘yaslı ada’ya, bizim dönüştürdüğümüz hâliyle Demokrasi ve Özgürlükler Adası’na hoşgeldiniz” diyerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yassıada’nın önce “yaslı ada”ya ardından da Demokrasi ve Özgürlükler Adası’na dönüşme sürecinin, aynı zamanda Türkiye’nin son 60 senelik siyasi tarihinin de bir özeti olduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, genel merkez tarafından hazırlanan ve katılımcılara dağıtılan broşürde Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne Türkiye’nin çok partili siyasi hayata geçiş tecrübesini ve bu süreçte yaşanan dönüm noktalarının yer aldığını kaydetti.

Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ile başlayan, Serbest Fırka ile süren, Demokrat Parti ile sonuca ulaşan millî iradenin üstünlüğünü tesis etme mücadelesinin önünün, sürekli darbelerle kesilmeye çalışıldığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’ye siyasi, sosyal ve ekonomik bakımdan ağır bedeller ödeten darbeler silsilesinin ilki olan 1960 darbesi, aradan geçen 60 yılı aşkın süreye rağmen milletimizin kalbinde hâlâ kanayan bir yaradır” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi darbenin eşiğine getiren zihniyetin varlığını hâlen devam ettirdiğini görmenin de ayrıca bir üzüntü kaynağı olduğunu dile getirerek şöyle devam etti: “Darbeden birkaç hafta önce Menderes’e gönderilen muhtıra mahiyetindeki mektupta ifade edilen görüşler ve kullanılan üslup ile 1971 muhtırasında, 1980 darbesi öncesinde, 28 Şubat 1997 muhtırasında, 27 Nisan 2007 bildirisinde hatta son emekli amiraller açıklamasında sergilenen yaklaşım hep aynıdır. Merkez aynı değişen bir şey yok. Sadece darbeciler ve muhtıracılar değil, onları teşvik eden, tahrik eden, onlarla kol kola yürüyen siyasetçi profili de aynı şekilde varlığını sürdürmektedir. Bunlarla beraber monşerler de var. Hep birlikte çalıştılar, aynı merkezden yönetildiler. Bu zihniyet, her dönemde gücü millî irade yerine darbecilerden almayı tercih etmiş, iktidarı sandıkta değil, silahların, darağaçlarının gölgesinde elde etmenin peşinde koşmuştur. Bu zihniyet, ülkeyi demokratik yollarla kazandığı meşru iktidarla değil, vesayet araçlarıyla yönetmeyi özellikle çalışmayı alışkanlık hâline getirmiştir. Bunlar sıkıştıkları her durumda ülkede kargaşa ve huzursuzluk çıkartarak darbecilere selam durmaya, darbeyi ima etmeye yönelmişlerdir. ‘CHP artı ordu eşittir darbe’ diye kurulan denklemin sahipleri, bu faşist zihniyetlerini pervasızca sergilemekten de çekinmemişlerdir. Namlı 27 Mayısçılar yıllar sonra yaptıkları açıklamalarda kendilerini CHP yöneticileriyle bu partinin desteğindeki dergi ve gazetelerin kışkırttığını açıkça ifade etmişlerdir.”

“DARBECİ ZİHNİYETİN PANZEHRİ MİLLÎ İRADENİN GÜÇLENMESİDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’nin “Millî Şef” diyerek yere göğe sığdıramadığı İsmet İnönü’nün 27 Mayıs darbesinin hemen öncesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı, “Buraya gelirken dışarıda Meclis binasını kuşatmış bir tabur asker gördüm. Başlarında genç bir binbaşı vardı. Sizler benden korkuyorsunuz, ama dışarıya getirdiğiniz askerlere kumanda eden binbaşıdan da korkuyorsunuz. Korktuğunuzu, ona güvenmediğinizi ispat etmek için size şöyle bir teklifim var: Çağırın binbaşı, beni alıp götürmesini söyleyin, bakalım emrinize itaat edecek mi? Size bunun aksi bir teklifim de var; binbaşıyı ben çağırayım ve Meclis’i feshettireyim, bunu ister misiniz? İhtilal olacak ve siz bundan kurtulamayacaksınız” konuşmasını anımsattı.

Bu üslubu yıllardır CHP’nin nice yöneticilerinden duymaya devam ettiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hatırlarsanız, 28 Şubat muhtırasına bizim tespitlerimiz de farklı değil diyen, şanlı ordumuzun önünde saygıyla eğiliyoruz diyen dönemin CHP yöneticileri darbecilerden daha büyük bir şevkle sahip çıkmışlardır. AK Parti’ye Meclis’te cumhurbaşkanı seçtirmemek için ‘sakın ha’ naraları atanlar, güya miting adı altında orta oyunu sergileyenler, brifinglerde ip gibi sıraya geçenler de yine bunlardı” ifadelerini kullandı.

Çeşitli çevreler tarafından darbe imasıyla yürütülen tüm kirli girişimlerin CHP yönetimi tarafından desteklendiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “CHP temsilcileri darbe güzellemesi yaparken her yakalandıklarında ise yapay gündem diyerek işin içinden sıyrılmaya kalkmışlardır. Ama şunu bilmiyorlar: Biz bu yola çıkarken kefenimizi giyerek çıktık, onlar bunun farkında değiller. Çünkü biz şunu da biliyorduk: Her nefis ölümü tadacaktır, akıbetimiz bu, bundan kaçmak yok. Öyleyse biz ölümü korkutanlardan olacağız ve bu yola da böyle devam edeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

“Milletin değerlerine husumet, demokrasiye ve millî iradeye güvensizlik, darbecilik, ülke düşmanlarıyla kol kola yürüme hastalığı CHP yöneticilerinin âdeta genlerine işlemiştir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Darbeci zihniyetin panzehri millî iradenin güçlenmesidir. Tarihimizin en büyük yönetim reformlarından biri olan Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’yle bu doğrultuda önemli bir adım attık. Ama çok rahatsız oldular. İnşallah yeni ve sivil anayasa ile bu adımı kalıcı hâle getirerek ülkemizi demokraside en üst lige çıkartacağız. Hem Cumhurbaşkanlığı hem AK Parti olarak bu konudaki çalışmalarımızı titizlikle sürdürüyoruz. Cumhur İttifakı’ndaki ortağımız MHP, Büyük Birlik Partisi hepsi bu çalışmayı sürdürüyor. MHP’den bu çalışmayla ilgili neticeyi Sayın Genel Başkan’dan aldım. Ortağımız MHP kendi taslağını bize böylece sunmuş oldu. Diğer partilerin de bu yönde hazırlıkları olduğunu biliyoruz, bizim çalışmamızda bitti. Aynı şekilde biz de kendilerine bunu sunacağız. İnşallah yılsonuna doğru tüm bu metinleri bir araya getirerek kapsamlı bir şekilde değerlendirecek ve ortak bir teklif hâline dönüştürmenin yollarını arayacağız. Amacımız Meclis’teki tüm partilerin yeni ve sivil anayasa çalışmalarına yapıcı, etkin, samimi destek vermeleridir. Şayet böyle geniş bir uzlaşmayla yeni anayasayı Meclis’te kabul ettirip, milletimizin takdirine sunabilirsek çok çok güzel olacaktır. Arzu ettiğimiz şekilde bir uzlaşma zemini oluşmazsa Cumhur İttifakı olarak bizi destekleyen diğer partilerle birlikte kendi hazırlığımızı milletimizin takdirine sunmakta kararlıyız.”

“ÜLKEMİZDE NE ZAMAN DEMOKRASİ GÜÇLENMİŞSE TÜRKİYE BÜYÜMÜŞ, VATANDAŞLARIMIZ HİZMETLE TANIŞMIŞTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbeciler ve onların cesaret kaynağı olan darbeci siyasi zihniyetlerin kendi hırsları uğruna ülkeyi ateşe vermekten, Türkiye’nin demokrasisini ve kalkınmasını baltalamaktan da çekinmediğini belirterek, “Ülkemizde ne zaman demokrasi güçlenmişse, millî iradenin üstünlüğü ilkesiyle siyaset biçimlenmişse Türkiye kalkınmış, büyümüş, gelişmiş, vatandaşlarımız eserle ve hizmetle tanışmıştır. Darbe ve vesayet dönemlerinde ise bu süreç kesintiye uğramış, halkımız yoksullaşmış, hizmetler ihmal edilmiş, yatırımlar yavaşlamıştır, ülke gerilemiştir” dedi.

Cumhuriyetin kuruluş yıllarındaki kalkınma hamleleri ve heyecanlarının tek parti döneminde mevcut fabrikaların kapatılmasından, girişimcilerin önlerinin kesilmesine uzanan bir hüsrana dönüştüğünü anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi gelecekte çok farklı bir lige çıkartacak olan uçak, otomobil, dizel motor üretimi, yer altı kaynaklarının keşfi ve değerlendirilmesi, üretime ve ihracata dayalı ekonominin kurulması gibi atılımların hep CHP zihniyeti ve onun ikizi olan darbeciler tarafından akamete uğratıldığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1946 seçimlerinin hemen ardından Türkiye ilk defa gerçek manada bir demokrasi ve kalkınma iklimine girdiğini, oluşan özgürlük havasıyla ülkenin dört bir yanında altyapı yatırımlarının başladığını aktardı.

“TÜRKİYE’NİN YERLİ VE MİLLÎ NE KADAR PROJESİ VARSA HEPSİ HEDEFE KONULARAK SALDIRIYA MARUZ BIRAKILMAKTADIR”

“AK Parti tıpkı Demokrat Parti gibi milletimizin büyük teveccühüyle iş başına geldiğinde hemen demokrasi ve kalkınma atılımını kaldığı yerden yeniden başlatmıştır” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İşte bugün neredeyiz? Demokrasi ve Özgürlükler Adası’ndayız. CHP zihniyeti işte buradan İmralı’ya idam fezlekesi hazırladı onu icra etti Menderes’in iki arkadaşıyla beraber. Biz ise işte şimdi bu Ada’da demokrasi ve özgürlükler çağrısını yapıyoruz, farkımız bu. Bu CHP zihniyetinin, yandaşlarının bunların özgürlükle, bunların demokrasiyle yakından, uzaktan alakası yoktur. Hür ve demokrasinin egemen olduğu bir Türkiye’den bunların alakası yoktur. Bunları en çok ürküten zaten odur. Geçtiğimiz 19 yılda Türkiye’yi hem demokraside hem özgürlüklerde hem kalkınmada Cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanların fersah fersah ilerisine taşıyan AK Parti tabii olarak bu zihniyetin tüm husumetini üzerinde toplamıştır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “CHP yönetimlerinin en başından beri bize karşı yürüttükleri muhalefet üslubuna bakın hiç birinde eser ve hizmet siyasetine rastlayamazsınız. Bu kafa belgeleriyle, bilgileriyle, izahatlarıyla yalan olduğu defalarca ispatlanmış iddiaları sürekli gündeme getirmenin adına ne demiştir? Siyaset. Geçmişte kartvizitle memur alındığında sözlü talimatla ihale verildiğine kadar nice yalanı bu şekilde ardı ardına sıralamışlardır. Son dönemde yalan ve iftira konusunda vitesi yükselttiler. Man Adası’ndan Tank Palet Fabrikası’na, 128 milyar dolardan son günlerdeki iddialara kadar bir dizi konuda yalanları sürekli tekrar etme stratejisi izlenmektedir. Türkiye’nin yerli ve millî ne kadar projesi varsa hepsi de hedefe konularak saldırıya maruz bırakılmaktadır. CHP yönetiminin ve şürekâsının muhalefet stratejisini Aleksandr Soljenitsin formülüyle ifade edecek olursak biz onların yalan söylediklerini biliyoruz. Onlar kendilerinin yalan söylediklerini biliyorlar. Bizim onların yalan söylediklerini bildiğimizi de biliyorlar. Biz onların yalan söylediklerini bildiğimizi bildiklerini de biliyoruz, ama onlar hâlâ yalan söylemeyi sürdürüyor. Ne yaptım ben? CHP’nin tanımını yaptım. Çünkü bunların siyaset adına heybelerinde başka hiçbir malzeme yok. Çünkü eser ve hizmet siyasetinde bizimle rekabet edebilecekleri hiçbir projeleri, hiçbir çalışmaları, hiçbir hazırlıkları da yok. Çünkü yalan ve iftarı siyaseti değerli kardeşlerim, en kolay iştir. Akşam otur bir grup partili ve ajans mensubuyla yalanları senaryolaştır, ertesi gün de çık kürsüden bunları tekrar et.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gara’da 13 sivil vatandaşın şehit verilmesinin ardından Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na giderek konuyu tüm boyutlarıyla anlattığını hatırlatarak, “CHP Genel Başkanı, bu görüşmeden dakikalar sonra grup kürsüsüne çıktı ve sanki kendisine biraz önce hiçbir bilgi verilmemiş gibi akşamdan kararlaştırılan yalanları bir bir sıraladı; ya bunlar bu. Niye? Çünkü o şekilde kodlanmıştı. Çünkü zihinde hakikatlere yer yoktu. Çünkü kendisine verilen misyon buydu. Kendi genel başkanını da böyle aldatmadı mı? Ben aday değilim dedi, ertesi sabah aday oldu. Sayın Baykal’la olan devir teslimleri de bunların böyle tecelli etti. Bunları iyi tanımak lazım, iyi tanımamız lazım. Bunların oyununa gelmemek gerekir. Tam da bunları yapsın diye siyasi tarihimizin en utanç verici kumpasıyla CHP Genel Başkanlığı koltuğuna bu şekilde oturtulmuştu. Dışarıdan bir merkezden bu iş yönetiliyor” dedi.

“YENİ BAŞARILARA İMZA ATMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı diye adlandırılan oluşumu kimi gizli, kimi açık ortaklarıyla bir arada tutmak için kirli pazarlıklar içinde kıvrandığını, bölücü örgütün uzantılarıyla bakanlık pazarlığına tutuştuğunu anlatarak, “Maalesef bir deniz albayının, bu milletin ordusunda deniz albayı olarak görev yapmış olan bir zatın bu PKK terör örgütüyle iltisaklı olanlara nasıl bakanlık verileceğini, verilmesinin de normal olduğunu anlatmasından daha büyük bir zillet olabilir mi, olabilir mi? Ya sen bu ülkenin ordusunda Deniz Kuvvetlerinde albay olarak görev yapacaksın ve ondan sonra da gelip böyle rahat rahat, ne olacak, normaldir, milletvekili, tabii ki onlar da burada bir bakanlık görevi alabilir diyeceksin. Bu mesele karakter meselesidir, eğer karakterde bir sıkıntı varsa, cibilliyette bir sıkıntı varsa, ona bir Türk milletinin evladı olarak zaten bir şey diyemem” diye konuştu.

“Faşistliğiyle, yatırım düşmanlığıyla, beceriksizliğiyle, arsızlığıyla, hırsızlığıyla, terör örgütleri ve suç çeteleriyle aynı kulvarda yürüyüşüyle, ülkesini yabancılara şikâyet etme hastalığıyla CHP apaçık ortadadır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “AK Parti olarak bize düşen, 19 yıllık müktesebatımızdan aldığımız güçle yeni başarılar için durmak yok yola devam diyerek işimize bakmaktır. Geçtiğimiz grup toplantısında da ifade ettiğim gibi, AK Parti olarak dün vesayete karşı nasıl mücadele ettiysek, siyaset ve toplum mühendislerine nasıl meydanı bırakmadıysak, uluslararası alanda ülkemizin başını nasıl dik tuttuysak, Türkiye’nin 81 vilayetinin her karşını nasıl eserlerimizle ve hizmetlerimizle donattıysak, terör örgütlerinin tamamının başını nasıl ezdiysek, demokrasiyi ve özgürlükleri nasıl gözümüz gibi koruyup geliştirdiysek, milletimizin her bir ferdinin hakkını, hukukunu, geleceğini nasıl gözettiysek, inşallah yarın da aynı şekilde halkımızın emrinde çalışmayı, mücadele etmeyi, yeni başarılara imza atmayı sürdüreceğiz.”

“YILLARDIR HAZIRLIKLARINI YAPTIĞIMIZ PEK ÇOK PROJEYİ VE YATIRIMI 2023’E KADAR MİLLETİMİZİN HİZMETİNE SUNACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomide bu yılla birlikte ciddi bir toparlanma beklediğini belirterek Türkiye’nin son yıllarda petrol ve doğal gaz aramacılığında önemli bir ivme yakaladığı müjdesini verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karadeniz’de bulduğumuz 405 milyar metreküplük doğal gazın ardından kara alanlarında sürdüğümüz çalışmaların da sonuçlarını almaya başladık. Açılan yeni kuyular yanında, daha önce petrol yok diye üzerine beton dökülen kuyulardan da petrol üretmeye başladık. Sadece son bir ayda üç yeni kuyuda petrol keşfettik. Diyarbakır’da bulunduk Akoba-1 ve Yenişehir-1 kuyularıyla Kırklareli’ndeki Misinli-2 kuyularımızla günlük üretimimize 6 bin 800 varil ilave sağladık. Türkiye Petrolleri’nin 2021 yılı yurt içi günlük üretim ortalaması son üç keşfimizle birlikte 61 bin varilin üzerine çıkmıştır” bilgisini paylaştı.

Doğal gazın vatandaşların hizmetine sunulması için şebeke genişletme yatırımlarını da sürdürdüklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, doğal gaz iletim ve dağıtım şebekelerinin uzunluğunu 46 milyar liranın üzerinde bir yatırımla 174 bin kilometreye ulaştırdıklarını, doğal gaz abone sayısının da 17 milyona, doğal gazı aktif kullanan nüfusu da 55 milyona çıkardıklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hemen her alanda yeni müjdeler hazırlığı içinde olduklarına işaret ederek, “Yıllardır hazırlıklarını yaptığımız pek çok atılımı, pek çok projeyi, pek çok yatırımı 2023’e kadar birer birer milletimizin hizmetine sunacağız” dedi.

“ÜLKEMİZİ HEDEF ALAN SALDIRILARA VERECEĞİMİZ EN GÜZEL CEVAP ÜLKEMİZE DAHA BÜYÜK HİZMETLER KAZANDIRMAK OLACAKTIR”

AK Parti İl Teşkilatlarından da bugünden başlayarak Haziran 2023’e kadar olan süreci gün gün planlamalarını, vatandaşların tamamının gönlüne dokunacak faaliyetler belirlemelerini isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi ve partimizi hedef alan saldırılara vereceğimiz en güzel cevap; milletimizle daha sıkı şekilde kucaklaşmak, ülkemize daha büyük hizmetler kazandırmak olacaktır” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, merhum Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşları ile Türkiye’nin demokrasi, özgürlük ve kalkınma mücadelesine katkı veren herkesi şükranla yâd ettiğini belirterek, “Türkiye’nin huzuru ve güvenliği, devletimizin bekası yolunda gözlerini kırpmadan hayatlarını feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın Taksim Camii’nin açılışını gerçekleştireceklerini bildirerek, “Yıllar yılı çocukluğumdan itibaren bilirim, yapamazsınız, edemezsiniz derlerdi. Orada şöyle kıytırık bir köşede, âdeta çöp depolama merkezi gibi yerde maalesef Müslümanlar Cumasını kılardı. Ama Rabbim bunu da yine bizlere nasip etti, sağ olsun hayırsever bir kardeşimiz, Sur Yapı burayı kendileri inşa ettiler ve şu anda her şeyiyle bitti” açıklamasında bulundu.

DÜNYA

TÜRK VE SENEGAL İŞ DÜNYASI DEİK ORGANİZASYONUYLA İSTANBUL’DA BULUŞTU

Avatar

Published

on

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu – DEİK organizasyonuyla Senegal Yatırımlar ve Büyük Projeleri Teşvikten Sorumlu Ulusal Ajansı (APIX) iş birliğinde düzenlenen Türkiye-Senegal İş Forumu, Senegal Cumhurbaşkanı Bassirou Diomaye Faye, T.C. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, DEİK Başkanı Nail Olpak, Senegal Ulusal İşverenler Konseyi (CNP) Başkanı Baidy Agne, Senegal Yatırımlar ve Büyük Projeleri Teşvikten Sorumlu Ulusal Ajans Genel Müdürü Bakary Sega Bathily, KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu ile ADEPME Genel Müdürü Mariye Rose Faye, Senegalli Yatırımcılar Derneği Başkanı Pierre Atepa Goudiaby, Senegal Türkiye İş Birliğini Güçlendirenler Derneği Başkanı Momar Diouf ile iki ülkeden 500’e yakın iş insanının katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti.

İş Forumu kapsamında “DEİK ile Senegal Yatırımlar ve Büyük Projeleri Teşvikten Sorumlu Ulusal Ajansı APIX S.A.”, “DEİK ile Senegal Yatırımcılar Derneği (CIS)”, “DEİK ile Senegal Türkiye İş Birliğini Güçlendirenler Derneği” ve “KOSGEB ile ADEPME” arasında toplam 4 iş birliği anlaşması imzalandı.

Faye: “Senegal, Türk yatırımcılara hem güvenli iş ortamı hem de ticari geleceğiyle ciddi fırsatlar sunuyor”

Forumun açılışında konuşan Senegal Cumhurbaşkanı Bassirou Diomaye Faye, “Öncelikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk ulusuna teşekkür ediyor, bugünkü İş Forumunu organize eden DEİK’i tebrik ediyorum. Özel sektör ekonomik kalkınma açısından vazgeçilmez bir güç. Biz de ülkelerimiz arasındaki güçlü diplomatik ilişkiler sayesinde iş dünyalarımıza en uygun yatırım ve iş birliği çerçevesini çiziyoruz. Özellikle Senegal’de yüksek kaliteli büyük altyapı projeleri Türk şirketleri tarafından gerçekleştirildi. Senegal, Türk yatırımcılara hem güvenli iş ortamı hem de ticari geleceğiyle ciddi fırsatlar sunuyor. Batı Afrika’da 300 milyonluk bir nüfusa ulaşmak için önemli bir kapı vazifesi görüyor. 2050 yılında Batı Afrika nüfusu 1 milyara ulaşacak. Senegal’de genç ve dinamik bir nüfus ile önemli yatırım alanları söz konusu. Dolayısıyla Senegal’in 2050 vizyonu kapsamındaki dönüşümünde Türk iş dünyasının yer almasını arzu ediyoruz. Doğal kaynaklar ile tarım ve gıda endüstrilerinin gelişimi bağlamında Türk şirketlerinin bu alanlara önemli katkılar sunmasını bekliyoruz. İmalat, tekstil, altyapı, enerji ve turizm alanlarındaki modernizasyon vizyonumuz doğrultusunda Türk özel sektörü için ciddi fırsatlar sunuyoruz. Yatırım ofisimiz APIX ile Türk iş dünyasına destek vermeye, çeşitli teşvikler sunmaya hazırız. Türk iş dünyasını yatırımlarıyla birlikte aramızdaki iş birliğini güçlendirmeye davet ediyorum” dedi.

T.C. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise Türkiye ile Senegal arasındaki ticaret hacmini büyütmeye kararlı olduklarına vurgulayarak, “Senegal 2050: Ulusal Dönüşüm Programı” ile uyumlu şekilde, tarım ve gıda sanayi, petrol ve doğal gaz üretimi, madencilik, imalat sanayi ve yüksek katma değerli hizmet sektöründeki deneyimlerimizi, teknoloji transferi de dahil olmak üzere Senegal ile paylaşmaya hazırız. Senegal ile ticari ilişkilerimiz ivme kazanarak gelişmekte ve bu büyümenin bir sonucu olarak, 2023 yılı itibarıyla ikili ticaret hacmimiz 454 milyon dolara ulaşmış durumda. İki ülkenin potansiyeli dikkate alındığında ticaret hacmimizi orta vadede 1 milyar dolar seviyesine ulaştırma hedefine çok kısa bir zamanda ulaşabileceğimize inanıyorum. Senegal’de çeşitli sektörlerde tahmini piyasa değeri 800 milyon dolara yaklaşan Türk yatırımı mevcut. Türkiye’den inşaat firmaları Senegal’de şimdiye kadar 1,8 milyar dolar değerinde 37 adet proje üstlenmiş durumda. Başta doğalgaz kaynaklı termik santraller ile yenilenebilir enerji santralleri olmak üzere enerji sektöründe Türk şirketlerinin rol almaya başlamasından mutluluk duyuyoruz. İki ülke arasında imzalanmış; ancak halen yürürlüğe girmemiş olan Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi (ÇVÖ) Anlaşması onay sürecinin bir an önce tamamlanarak yürürlüğe girmesini temenni ediyoruz” dedi.

DEİK Başkanı Nail Olpak ise, Senagal’in 2050 vizyonuna dikkat çekerek, “Türkiye ile Senegal arasındaki ticaret hacmi şu an 450 milyon dolar ve bizim hedefimiz bunu 1 milyar dolara taşımak. Burada dikkat çekmek istediğim nokta, Senegal’in, 2050 yılına ilişkin ortaya koyduğu plan. Senegal’in 2050 vizyonu, Afrika pazarında ve küresel ölçekte rekabetçi bir ekonomi olmayı amaçlıyor ve tabi ki yatırım imkanları sunuyor. Türk özel sektörü olarak, bu süreçte birlikte iş yapmaya hazır olduğumuzu ifade ettik. Ayrıca Senegalli firmaları da Türkiye’deki yatırım imkanlarından daha fazla yararlanmak üzere ülkemize davet ediyoruz. İş dünyası temsilcileri olarak bizler, şüphesiz daha çok çalışacağız. Bu noktada işlerin daha kolay yürümesi için iki ülke iş insanlarının beklentilerini de ortaya koyduk. Vize süreçlerinin kolaylaştırılması, Gümrüklerdeki işleyişin hızlandırılması ve Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz’ın takdirlerine sunduğumuz Senegal’de bir Türk bankasının açılması bunlardan sadece birkaçı. Bu ve diğer başlıklardaki ilerlemeler, inanıyorum ki 1 milyar dolarlık hedefe ulaşmayı kolaylaştıracak. Senegalli firmalarımızı da Türkiye’nin farklı sektörlerde sunduğu yatırım imkanlarından daha fazla yararlanmak üzere ülkemize davet ediyorum.” şeklinde konuştu.

Agne: “Türk Özel Sektörünün Senegal’e Doğrudan Yatırımlarının Artmasını İstiyoruz”

Senegal Ulusal İşverenler Konseyi (CNP) Başkanı Baidy Agne ise iki ülke arasında farklı sektörlerde kuvvetli ve giderek güçlenen iş birliğine dikkat çekerek, “Ülkelerimizi ve ekonomilerimizi dönüştürecek bir fırsata sahibiz. Özellikle iki öncelikli alanda birlikte çalışabiliriz. Türk şirketleri, Senegalli gençlere staj imkanı vererek ve istihdam fırsatı sunarak ciddi bir bilgi aktarımı bulunabilirler. İkinci olarak ülkelerimiz arasında ortak şirketler kurabiliriz. Böylece ihracat ile yatırım hacmimizi güçlendirerek, yetkinlik transferi yaparak birlikte çalışabiliriz. Senegal’in makroekonomik performansı son derece güçlü ve özel sektörün yatırımları koruyan bir yönetim var. İnşaat, gaz, petrol ve tarım gibi alanlarda Türk yatırımcıların Senegal’e doğrudan yapmasını bekliyoruz. Bugün imzalanan iş birliği anlaşmaları da kazan-kazan anlayışıyla özel sektörümüze güç katacak. Senegal’in 2050 vizyonu büyük bir dönüşümü kapsıyor. Önümüzdeki Türk özel sektörünün Senegal’e doğrudan yatırımlarının artmasını istiyoruz.” dedi.

İş Forumunda, Türk ve Senegalli iş insanları arasında, demir-çelik, inşaat-müteahhitlik, dijital teknolojiler,   enerji, yenilenebilir enerji, gıda, otomotiv, lojistik, sağlık, madencilik, balıkçılık, su ürünleri, tarım, tarım makineleri, iklimlendirme sistemleri ve liman hizmetleri sektörlerinde ikili iş görüşmeleri gerçekleştirildi.

Türkiye-Senegal İş Forumu’nun sponsorları ise, Miller Holding ve Hage Grup oldu.

DAHA FAZLA HABER

DÜNYA

KUZEY MAKEDONYA EKONOMİ VE ÇALIŞMA BAKANI ATO’DA

Avatar

Published

on

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Kuzey Makedonya’daki birçok sektörün, Türk girişimciler tarafından potansiyel yatırım alanı olarak değerlendirildiğini belirterek, Makedonya’nın, Balkanlarda önemli bir transit geçiş ve dağıtım merkezi olduğuna dikkat çekti. Baran, “Hem karşılıklı ticaret, hem de üçüncü ülkelere ticaret konusunda ülkelerimizin önemli potansiyel içerdiğini söylemek mümkün. Türkiye ile Kuzey Makedonya arasındaki güçlü bağları ve gönül köprüsünü, ticaret ve yatırımla güçlendirmek istiyoruz” dedi.

Kuzey Makedonya Ekonomi ve Çalışma Bakanı Besar Durmishi ve beraberindeki heyet, Başkentli tüccar ve sanayicilerle ATO‘da düzenlenen toplantıda bir araya geldi. ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran ve ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya, savunmadan otomotive, demir-çelikten endüstriyel makine imalatına, tarım makinelerinden kimya ve ilaç sanayiine çok sayıda iş kolundan sektör temsilcisi katıldı. Toplantıda, Kuzey Makedonya’nın Ankara Büyükelçisi Jovan Manasijevski, Arnavutluk Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, Ankara Sanayi Odası (ASO) Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, Kuzey Makedonya Dostluk Grubu Başkanı Ahmet Kılıç, 24. Dönem İzmir Milletvekili aynı zamanda Balkan Stratejik Araştırmalar Derneği Başkanı Rifat Sait, ATO Meclis Başkan Yardımcısı Ali İhsan Özdemir, ATO Yönetim Kurulu Üyeleri Ahmet Akça ve Ali İhsan Güçlü ile ATO Komite ve Meclis Üyeleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri de yer aldı.

DAHA FAZLA HABER

DÜNDEN BUGÜNE YARINDAN GELECEĞE

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Tarkan Oğuz Yaşaroğlu

Avatar

Published

on

Türk İş dünyası Haber gazetemizde İyi ki varsın isimli yazı dizimizin konuğu olan;
Teknoloji, bilişim, sanayi, ticaret ve ülke ekonomisinde girişimci ruhunun ötesinde, bir o kadar başarılarını anlatılmakla bitiremeyeceğimiz, Enerji Sektöründe sayısız başarılara imza atan Tarkan Oğuz Yaşaroğlu’ nu “Dünden Bugüne Yarından Geleceği ‘nde ağırlamak bizler adına onur kaynağı oldu.

Yaşadığımız sürece bize pek çok imkan sunulur. Hayat, “işte fırsat sana. Düşün, aklını kullan ve girişimde bulun. Çalış, çabala yeni imkanların yolunu bul,” der. Biz bu imkanların farkına varıp, üzerinde düşünüp, ilk adımı atmaz isek, fırsat uçup gider.
“Dün” tecrübedir ve “Bugün” dünün öğrencisidir. Eğer dünden doğru ders almışsak, bugün yeni bir bilgi ve tecrübe edinmiş oluruz. Dünü silemezsin, yarını yazabilirsin, bugün ise fırsattır, kullan!..

Unutmamalıyız, dünya üç gündür; dün, bugün, yarın…Bu Cenabın bizlere lütfu olup, istinasız bizlere sunulan bir hediyedir. Çoğunlukla bunun değerini bilmeyiz. Aldığımız nefesin, içtiğimiz suyun, yaşadığımız doğanın değerini bilmediğimiz, unuttuğumuz gibi…
Her bir dakika, her bir saat bizim için, insanlık için, dünya için iyi, doğru ve yararlı işler yapma, üretme, yenilikler bulma fırsatıdır. İnsanlık için ter döken hem kendi geleceğini hem insanlığın geleceğini aydınlatır.

Yaşaroğlu ailesinin hayat hikayesinde, en büyük kardeş olan amcasının 1945 yılında Rize’den İstanbul’a gelmesi ile dönüm noktası yaşandı. Amca Şaban Ali Yaşaroğlu, tüm kardeşlerini sırayla getirerek eğitim hayatlarını İstanbul’da sürdürmesini sağladı. Hatta o dönemin en popüler yayınlarından Hayat Dergisi’nde Başyazar olan Şevket Rado, 1959 yılında büyük amca Şaban Ali Yaşaroğlu ve ailenin başarı hikayesi hakkında iki makale yayımladı.
Rize’de başlayan bu hikaye, sürekli kendini ve aileyi ileriye taşımaya çalışan aile büyüklerinin rol model olduğu büyük bir aile yapısına dönüştü. Şevket Rado’nun Hayat Dergisi’nde “Herkesin Şaban Ali gibi bir hikayesi olmalı ki, Milli Kalkınma hikayemiz dillere destan olsun” diye bitirdiği yazısı Yaşaroğlu ailesinin başarı hikayelerinin de bir anlamda başlangıcı oldu.
Tarkan Oğuz Yaşaroğlu, babasının memuriyet sebebi ile kısa bir süreliğine görev aldığı memleketleri Rize‘de 1970 yılında dünyaya geldi, bir yaşındayken tekrar İstanbul’a gelerek, eğitim ve tüm okul ve çalışma yaşamımı burada sürdürdü. İlk, orta ve lise eğitimini takdirnameler alarak başarılı mezuniyetlerle tamamlayan Yaşaroğlu, lisans eğitimini İstanbul Teknik Üniversitesi SMF’de Makina Mühendisliği’nde tamamladı ve Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi dalında Sivil Toplum Örgütleri üzerine yüksek lisans yaptı.

İlk iş hayatına Finansman ve Kredi Risk alanında üç yıllık tecrübe kazanarak yöneticilik yapan Tarkan Oğuz Yaşaroğlu, daha sonra kariyerini enerji sektörüne çevirdi. Yaşaroğlu, 1997 yılında işe başladığı enerji devi İpragaz’da 28 yıldan bu yana başarılı çalışma hayatını sürdürüyor.
İpragaz’daki kariyerinde LPG’nin farklı segmentlerinde Bölge Müdürlüğü görevini yapan Tarkan Oğuz Yaşaroğlu, 2019 yılında Genel Müdürlük bünyesinde Kamusal İlişkiler ve Kurumsal İletişim Müdürü oldu ve halen bu görevini yürütüyor.

İş hayatı dışında sivil toplum örgütlerinde çeşitli görevler yapan Tarkan Oğuz Yaşaroğlu, üç dönem – dokuz yıl boyunca Yeşilay Şube Başkanlığı ve sonrasında da 13 ilçeden sorumlu Bölge Koordinatörlüğü görevini üstlendi. Bir önceki dönem İstanbul Ticaret Odası Meclis Üyeliği ve Komite Başkanlığı görevini de yapan Yaşaroğlu, halen TOBB LPG Meclisi’nde Meclis Üyeliği ve Tüplügaz Komite Başkanlığı, Türkiye LPG Derneği Denetim Kurulu Üyeliği ve BJK Kongre Üyeliği gibi görevleri ile gerek STK ve gerekse spora desteklerini aralıksız sürdürüyor.
Eğitim hayatını hiç ara vermeden sürdürmeyi ilke edinen Tarkan Oğuz Yaşaroğlu, 20 yıldır çok farklı danışmandan koçluk ve mentorluk eğitimleri aldı ve bu alana ağırlık verdi. Önce TPC’den mentorluk eğitimini, sonrasında ise Adler profesyonel koçluk eğitimini tamamladı. Yaşaroğlu bu alanda ileri düzey ünvanlama için eğitim ve çalışmalarına halen devam ediyor. Yaşaroğlu profesyonel koçlukta, bürokrasi ve siyaset üzerine uzmanlaşarak çalışmalarını bu yönde sürdürüyor.

Danışmanlarının Tarkan Oğuz Yaşaroğlu’nu tanımlamak için kullandığı “Hayallerine giden basamaklarda, en ince ayrıntısına kadar yolunu çizmişsin” sözü ise bir anlamda biyografisinin de özeti niteliğinde.
Evli ve üç çocuk babası olan Yaşaroğlu, iş ve sosyal hayattaki başarısında, ailedeki siyasetçi, bürokrat, İletişimci ve sanatçı genlerinin etkili olduğuna inanıyor.
Yaşaroğlu, örnek bir öğretmen olan anne Ayten Yaşaroğlu’ndan aldığı disiplin ve azimle, baba Osman Yaşaroğlu’ndan aldığı iletişim yeteneği için çok şanslı olduğunu belirterek; onlar sayesinde hayat maratonuna çok önde başlamış olduğunu vurguluyor.
Tarkan Oğuz Yaşaroğlu’nun uzmanlaştığı özel ilgi alanları arasında kamu diplomasisi, iletişim, sosyal medya, strateji, itibar yönetimi, algı yönetimi başlıkları öne çıkıyor. Yaşaroğlu, Algı Yönetimi üzerine kitap çalışmasını sürdürüyor.

Sosyal sorumluluk çalışmalarına özel hassasiyeti olan Yaşaroğlu, İzmir, Elazığ ve Kahramanmaraş depremlerinde de bizzat giderek sahada gönüllü çalışmalar yapmıştır.
Spora ilgisi hiç bitmeyen, hep sporla iç içe olmaya gayret eden Yaşaroğlu, gençlik yıllarında kick boksun yanı sıra futbolla da uğraştı. Yaşaroğlu, geçirdiği önemli bir kaza sonrası spora bir süre ara verse de, halen özellikle yüzme başta olmak üzere aktif spor hayatını sürdürüyor. Yaşaroğlu, ilk kez çocukluğunda, Fenerbahçe Orduevi’nde tanıştığı bilardo ile ise bağlarını hiç koparmayarak, bu spor dalındaki iddiasını da 40 yıldır aralıksız sürdürüyor.
İşte tamda bu noktada aklımıza şu geliyor.

Doğup büyüdüğü memleketi Rize başta olmak üzere , Bölgesinde sürdürülebilir hizmetleri arasında “ Global Firmalar başta olmak üzere Enerji ,Ekonomi ve daha bir çok alanda sürdürdüğü projeler ile insanlara dokunan yaklaşım ve hizmetleri bunun en açık göstergesi.
Tarkan Oğuz Yaşaroğlu’nun Gelecek ile palanlarını inceleme imkânı bulduğumuz vakit, “Yarın yaparım, yarın yaparım deme! Bugün de dünün yarınıydı, ne yapabildin?” sözü ile adeta yazı dizimizin “Gelecek” ile alakalı temasına ışık tutuyor.

İPRAGAZ -Kamusal İlişkiler ve Kurumsal İletişim Müdürü Tarkan Oğuz Yaşaroğlu ,bu engin deneyim, bilgi, beceri ve başarılarının devam etmesinin, ülkemiz adına Enerji ,Bilişim teknoloji alanında, katacağı pozitif değerlerin bilinci ile saygılarımızı sunuyoruz.

Levent Kandemir

DAHA FAZLA HABER

Genç gazeteciler | TÜRKİYE

HER ŞEY GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN

TAKVİM

Mayıs 2021
P S Ç P C C P
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930
31  

HABER BURADA

GÜNDEM6 saat ago

TOBB Başkanı M.Rifat Hisarcıklıoğlu UNICERA İstanbul 2024 Fuarı’nı ziyaret etti

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, 4-8 Kasım 2024 tarihleri arasında açık kalacak 36. Uluslararası Seramik...

GÜNDEM2 gün ago

“Geleceğe Yön Veren Kadınlar” Samsun’da Bir Araya Geldi

Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO), TOBB Samsun Kadın Girişimciler Kurulu ve Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA) işbirliğiyle, ‘Geleceğe Yön...

GÜNDEM3 gün ago

İyi ki Varsın Cem YAYLA

Geçmiş Tarihi boyunca göç yollarının üzerinde bulunduğu için geçmişte bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış, tarih, kültür ve doğal güzellikleriyle...

DÜNYA5 gün ago

TÜRK VE SENEGAL İŞ DÜNYASI DEİK ORGANİZASYONUYLA İSTANBUL’DA BULUŞTU

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu – DEİK organizasyonuyla Senegal Yatırımlar ve Büyük Projeleri Teşvikten Sorumlu Ulusal Ajansı (APIX) iş birliğinde düzenlenen...

ENERJİ5 gün ago

Petrol Ofisi Grubu bp’nin Türkiye’deki akaryakıt ve terminal operasyonlarının satın alımını tamamladı

Petrol Ofisi Grubu, bp’nin Türkiye’deki akaryakıt ve terminal operasyonlarını satın alma sürecini tamamladığını duyurdu. İşlem kapanışıyla birlikte bp’nin BP Turkey...

DÜNYA5 gün ago

KUZEY MAKEDONYA EKONOMİ VE ÇALIŞMA BAKANI ATO’DA

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Kuzey Makedonya’daki birçok sektörün, Türk girişimciler tarafından potansiyel yatırım alanı olarak değerlendirildiğini...

DÜNDEN BUGÜNE YARINDAN GELECEĞE7 gün ago

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Songül Sönmez

Türkiye, geçen yıl şubat ayında Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin acısıyla sarsıldı. 14 milyon vatandaş...

GÜNDEM1 hafta ago

KALSİAD ÇERKEZKÖY ENDÜSTRİYEL FUARI’NI ZİYARET ETTİ

Kalkınmacı Sanayici İşadamları Derneği (KALSİAD) Genel Başkanı Yasin Burak Arslan, genel başkan yardımcısı Mahmut Şahin ve Tekirdağ İl Başkanı Fikret...

GÜNDEM1 hafta ago

TOBB Başkanı M.Rifat Hisarcıklıoğlu İÇASİFED Cumhuriyet Balosu’na katıldı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, İç Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu’nun (İÇASİFED) Cumhuriyetin...

ENERJİ1 hafta ago

14.Türkiye Enerji Zirvesi Başlıyor

Türkiye enerji piyasasının “En Büyük Aile Buluşması” olarak gelenekselleşen Türkiye Enerji Zirvesi; elektrik, doğal gaz, akaryakıt ve LPG piyasalarını tek...

REKLAMLAR

Genç gazeteciler | TÜRKİYE

Haber Burada

seers cmp badge