Ayşe Alpay ile röportaj başlıyor ve ilk duyduğum söz ;
Merhaba Levent Kandemir sözlerine ekliyor.
Emek en yüce değerdir. Başarıdan geçen güzel insanlarla, yolunuz güzelleşsin ifadesinde bulunan Ayşe Alpay’ kısa anekdotlar eşliğinde ifade ediyor ve yazı dizinimi oluşturmaya başlıyorum.
İş dünyası başta olmak üzere, siyaset dünyası içerisinde de yer alan ailenin ,altı kardeşten üçüncüsü olan Ayşe Alpay, eğitim yıllarına Amasya ilinde devam etmiş, Liseyi Amasya Atatürk Lisesi’nde okumuştur.
İnsanın eğitim mezuniyeti değil mezuniyetleri olmalı inancı ile öğrenme süreklilikleri devam eden Ayşe Alpay, kendi ifadesi ile şu an ve sonrasında , insan ve topluma fayda sağlayabileceği kariyer alanlarında yer almanın, yaşamda verilmiş şans olduğuna inanıyor. Başarıda iyi niyetli düşüncenin, bilgi dolu her adımın maratonlar yaratacağı idraki ile Basın Medya İletişim, Eğitmenlik alanlarının üzerine, şimdilerde Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler alanında eğitim almaya devam ediyor.
1996 yılında Eczacıbaşı Beiersdorf A.Ş bünyesinde kozmetik sektöründe ilk çalışma hayatına başlayan Ayşe Alpay, 2001 yılı itibarı ile Uluslararası Tv ve Medya sektöründe Make-up artist olarak görev yaptı. 2004 yılı itibari ile TMSF bünyesinde Uluslararası TV kanalları artistik hizmetler biriminde çeşitli yönetim görev kadrolarında yer aldı. Türkiye’de ilk artistik hizmet birimi işletmeciliği kurmuştur. Uluslararası Görsel Yazılı medya aalnından on seneyi aşkın bir zaman dilimi içinde Ayşe Alpay ismi ile staylig ve özel çalışmada ekibi ile birlikte yer aldı.
Bunlardan bir kaçına değinirsek ”Star TV, Kral tv,” ve beraberinde , Türkiye Güzellik Yarışmaları ödül törenlerinde ki sunum ve aktivasyonlarını sayabiliriz.
Ülkemizin ve Dünyanın Uluslararası alanda başarılara imza atmış sanatçımız sevgili İbrahim Tatlıses ile özel make up Sanatçısı 9 yıl görev yapmış .
Uluslararası sahne sanatları yazılı görsel medyada adını tarihe yazdıran Ayşe Alpay 2014 senesine kadar devam eden süreçte ,make _up keyifli en güzel mesleğinin yeniliklerini ülkemize kazandırması olduğunu belirtiyor.
Ayşe Alpay yakın zamanda ise Dünyada yedi kampüsü olan bir Türkiye Üniversitesine tecrübe ve birikimleri ile Profosyenel Sanat ve Sanatçı ve Makyaj bölümü açılması adına bölüm projesine devam etmekte.
Türkiye ve Uluslararası konjektüründe çocuklar başta olmak üzere, insana dair insanı yardım adına 2011 yılından bu güne çeşitli Uluslararası Vakıf ve STK aracılığıyla ile kadar çalışmalarım devam ediyor…
Ayşe Alpay, Türkiye’de Ekonomi Gazetecileri Derneği çatısı ile birlikte ilk inşaat zirvesi ve kentsel dönüşüm. Gıda (Gastronomi)başlıklı büyük paneli İstanbul Büyük Clup Cercle Oriant gerçekleştir. Güncel hayata dokunan bir çok organizasyon hazırlamış ve yönelmiştir.
Son zamanlarda ise özel bir Uluslararası bir Vakıf Üniversitesi ortaklığı ile gerçekleşen Uluslararası bir Filim Festivalinde Koordinasyon Başkanlığı içerisinde yer almaktadır.
Vatan büyü k aşktır diyen Ayşe Alpay de ülke ekonomisi için önemli olan Cumhurbaşkanımız Sayın; Recep Tayyip ERDOĞAN ‘ın ileriye dönük projelerinden bir tanesi olan Endüstriyel kenevir bitkisinin ülkeye katkısı amaçlı yazılarının haricinde Gelişim Proje çalışmalarına devam etmektedir.
AyşeAlpay Türkiye’nin en kapsamlı sosyal sorumluluk projesi “ESKİ HÜKÜMLÜLERE VE TOPLUMA YARDIM ETMENİN AKILLI YOLU” başlıklı projesinin çalışmaları arasına almayı düşündüğünü ifade ediyor.
Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi kategorisinde olmak istedim.
Türkiye’de, kadın girişimcilere yönelik çeşitli çalışmalar yürüten, girişimcilik konusuna büyük önem veren, konuyu sayfalarına taşıyan tüm Girişimci Platformu örgütleri başta olmak üzere Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği TOBB, Ankara Ticaret Odası ATO iş birliğiyle 2006 yılından bu yana kesintisiz olarak gerçekleşen Türkiye’nin Kadın Girişimcisi” Platformuna katılma isteğim ile Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi kategorisinde olmak istedim.
Kadın girişimciler, cesaretleriyle, başarılarıyla, başka kadınlara da ilham veriyor. Öyküsü karanlıkla kalan kadınlara ışık tutuyor. O yüzden onlara destek verilmesi ve hikayelerinin paylaşılmasının öneminden bahsetmeden geçemeyeceğim.
Bir önceki dönemlerde Girişimcilik noktasında yazıları ile iz bırakarak dereceye giren Aysun Aktaş Akdoğan, Ayşegül Abacı, Hande Çilingir, Gamze Cizreli, Ebru Baybara Demir gibi başarılarıyla ülkemize gurur yaşatan pek çok kadın girişimcinin yolu da bu platformda kesişmiş olması beni bu noktada harekete geçirdi.
Türkiye’nin Kadın Sosyal Etki Girişimcisi alanında ; kadının refahı üzerine faaliyetlerde bulunan sosyal girişimcilerin bu faaliyetleri ve aktivizmlerini ele almak amaçlanırken, kadının konumuna toplumsal cinsiyet açısından bir yaklaşımla eğilmek hedeflenmiştir. Bu bağlamda katılımcıların, özellikle kadına yönelik sosyal girişimciliği anlamlandırırlarken, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin bilincinde ve dahi eşitsizliğe karşı bir tutum sergiledikleri ve bu tutumun literatürle aynı çizgide ilerlediği görülmüştür.
Ülkemizde kadın girişimcilerin karşılaştığı toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin temelinde, hala pek çok engel var. Onun dışında, en sık karşılaşılan sorunlar, ekonomik ve psikolojik temelli. Kadın girişimcilerin, harika iş fikirleri, çalışkanlığı, umudu ve azmi var. Fakat, ekonomik teşvik ve destek bulmakta, bazen de ilk adımı atmakta zorlanıyorlar. Bir de buna ek olarak toplumda; ev, çocuk ve yaşlı bakımı gibi sorumlukların kadına ait olduğu algısı eklenince, girişimcilik yolculuğu daha da zor ve fırtınalı hale geliyor. Hepsinin ortak noktasında sanırım SOSYAL Olabilme yani Sosyalleşme yatıyor.
Bir yerden başlamak gerekiyor, kendi istediğinize odaklanın diyebilirim. Bu ülkede kadın sosyal girişimci olmak zor, aslında sadece bu alan için de değil. Sosyal girişimcilik insanın kendine yaklaşma yolculuğu denebilir, kendini keşfetme yolculuğu. Bizi, kadınların birbirini desteklediği bir çıkış yolu ve umut olarak görüyorum.
Benim Sosyal girişimcilik fikrim, içinde bulunduğum sosyal gruplarda edindiğim farkındalık sayesinde oluştu. En çok desteği eşimden ve ailemden gördüm. “Kadınlar öncelikle sosyal varlıklardır. Bu nedenle sosyal destek onlar için önemlidir. Ayrıca izleyecekleri yol ve yardımı öğrenmek için böyle bir desteğe ihtiyaç duyarlar.”
Biz Kadınlar öğrenmeye daha açık olduğumuz için hem cinslerimizle çalışmak biraz daha kolay gibi görünüyor. Kadın olarak çalışma ortamına katılmamız için, ailemizden mutlak destek almamız gerekiyor.
Erkekler öğrenmeye ve gelişmeye kapalı oldukları için, onlarla çalışmak biraz daha zor gibi. Konu ile alakalı güzel bir tanımlama yapmak gerekirse, “Bir ailede kız çocuğunu çalışmalarınıza dahil etmek istediğinizde, en son kararı eğer varsa babanın vermesinin bekliyorsunuz. Bu süreçte eğer siz eğer baba ile iletişim kuramazsanız veya bu iletişim sağlıklı bir iletişim olmazsa kız çocuğu ile çalışmanız imkansız gibi görünüyor.”
Ayşe ALPAY olarak, özelimde hep şunu düşündüm. Günümüz İnternet ve teknoloji çağında, kadını, erkeği, sosyal olan her birey sosyal desteğe ihtiyaç duyuyoruz. Özelikle toplumuzda, çoğu kesimler deki kadın bireylerimiz daha çok ihtiyaç duyuyoruz.
“İnsanların birbirinin derdiyle dertlenmeyi unuttuğu, bireysel hazların egemen olduğu bu çağda Sosyal Etkinlik ruhunu canlandırmak çok önemli.” Genç kadınlarımızın her alanda üretken bireyler olması için çalışmalar yürütüyorum . İnşallah sonuç alırım.
“Eğer yaşadığınız toplumda ; Hakikatin peşinde olmak kadar, yakalanmış bir hikmetin cesaretli bir duruşla savunucusu olabilmek de önemli. “
Sosyal Etkinlik anlamında dersimize iyi çalışmalıyız.
Ürettiğimiz tüm projelerin, esasında yegâne rehber kendi öz değerlerimiz ve gerçek anlamda objektif bilimsel çalışmalarımız olmalıdır .
Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması’ Biz Kadın Girişimcilerin Sosyalleşmesi adına ;
Toplumsal dayanışma çatısı altında ,STK ‘lar ,Dayanışma ,ortak payda altında iş birliklerine adeta yol gösteriyor. Kadın girişimcilerin daha kuvvetli bir sesle kendilerini anlatabilme, duyurulabilmeleri için Bir OKUL
Ben sözlerimin sonunda şu belirtmek istiyorum.
“İstenmeyen tabuları kırmak istemeyenler, en başta biz kadınlar. Bu isteksizliğimizi yok etmemiz kadın olarak birbirimize destek olmamız gerekiyor. Üst düzey yöneticilikle ilgili kadın olarak ne kadar istekli olup karar mekanizmalarında yer alırsak o kadar çok kadınların hayatını olumlu yönde etkileriz.” İnancındayım.
Ve her başarının denenmiş bir kararla başladığını unutmasınlar…”Dünde yaşadıklarım bana tecrübe……”Yarın adına hedef, Gelecek adına Kariyer” olacağa inancını taşıyorum
Ben ve benim gibi yarışmada yer alacak bütün girişimci kadınları kutluyorum. Ülkemizde kadın girişimcilerin ve onlara destek veren kurumların da artmasını diliyorum. İnşallah Başarı hep birlikte sosyalleşen Kadınlarımız ile olur.
7-9 Şubat 2025 tarihleri arasında Polonya’nın Bielsko Biała kentinde düzenlenen Avrupa Karate Şampiyonası sona erdi.
Milli Takımımız, 1 altın, 2 gümüş ve 4 bronz madalya kazanarak turnuvayı toplam 7 madalya ile tamamladı.
Ümit, Genç ve 21 Yaş Altı kategorilerinde Avrupa’nın en iyi sporcularının mücadele ettiği Şampiyonada millilerimiz, tatamiye çıkarak ülkemizi en iyi şekilde temsil etti. Yoğun tempoda geçen karşılaşmalarda sporcularımız, hem bireysel hem de takım müsabakalarında kıyasıya mücadele verdi.
Madalya kazanan sporcularımızı kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.
Derece Elde Eden Sporcularımız:
1. Ahmet Yiğit Halıcı (Genç Erkek Kumite 68 Kg)
2. Damla Su Türemen (U21 Kadın Kata)
2. Tarık Koç, Arda Çekiç, Rafet Ege İnan, Yunus Efdal Varol (Ümit-Genç Erkek Takım Kata)
3. Tuna Bayram Bolat (Ümit Erkek Kumite 70 Kg)
3. Defne Eda Yıldırım ( Genç Kadın Kumite 48 Kg)
3. Buse Kılıç (U21 Kadın Kumite 55 Kg)
3. Ceylin Bayram, Türkan Feyza Çelik, Zeynep Eroğlu, Azra Özcan (Ümit-Genç Kadın Takım Kata)
T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde Malezya, Endonezya ve Pakistan’a gerçekleştirilen resmi ziyaret kapsamında DEİK’in organizasyonunda düzenlenen İş Forumları, 11-13 Şubat 2025 tarihlerinde gerçekleştiriliyor. Asya Pasifik ülkelerine düzenlenen resmi ziyaretlerin ikinci durağı Endonezya oldu.
DEİK organizasyonunda düzenlenen Endonezya-Türkiye İş Forumu, T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, T.C. Teknoloji ve Sanayi Bakanı Mehmet Fatih Kacır, T.C. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, DEİK Başkanı Nail Olpak, Endonezya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Anindya Bakrie, DEİK/Türkiye-Endonezya İş Konseyi Başkanı Doğan Karadeniz ve iki ülke iş insanlarının katılımlarıyla 12 Şubat 2025 tarihinde Endonezya’nın başkenti Cakarta’da gerçekleştirildi
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Balkanlar’da istikrar ve barışın anahtarı durumundaki Arnavutluk’un, en çok ithalat yaptığı ülkeler sıralamasında Türkiye’nin ilk başlarda yer aldığını belirterek, “Arnavutluk ile dış ticaretimiz pandemi öncesinde 500 milyon doların altındaydı. İki ülkenin yakınlığı rakamlara yansıyarak, 1 milyar dolar düzeyine yükseldi. Şimdi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bizlere işaret ettiği doğrultuda, Arnavutluk ile ticaretimizi 2 milyar dolar düzeyine çıkarmayı hedefliyoruz” dedi
Arnavutluk Büyükelçisi Blerta Kadzadej,Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran‘ı makamında ziyaret etti. Büyükelçi Kadzadej, burada yaptığı konuşmada, iki ülke arasındaki yatırım ve ticari ilişkiler hakkında bilgi verdi. Türkiye’nin Arnavutluk’ta en çok yatırım yapan üçüncü ülke olduğuna dikkat çeken Büyükelçi Kadzadej, Arnavutluk’taki Türk şirket sayısının 480, Arnavut-Türk ortaklığıyla kurulan şirket sayısının da 700 olduğunu söyledi. Türk şirketlerinin Arnavutluk’ta enerji, maden, bankacılık gibi stratejik sektörlerde yatırımlarının bulunduğunu kaydeden Büyükelçi, Türk iş insanlarını tarım ve turizm sektörlerine yatırım yapmaya davet etti. Büyükelçi Kadzadej, “Arnavutluk, limanlarıyla, yer altı kaynaklarıyla zengin doğası bulunan bir bölge. 2030 yılında Avrupa Birliği üyesi olacak Arnavutluk, yatırım yapmak için uygun bir ülke” dedi. Büyükelçi, Arnavutluk’un 4 limanı, 2 havalimanı ve 4 bin 800 kilometre karayolu bulunduğunu bildirerek, Yunanistan, Karadağ, Kosova ve Kuzey Makedonya’nın, Başkent Tiran’dan sadece iki saat uzakta olduğunu söyledi. Büyükelçi Kadzadej, Arnavutluk’u Türk iş insanlarına daha detaylı tanıtmak amacıyla “Arnavutluk Günü” düzenlemek istediklerini de kaydetti.
ATO Başkanı Baran da ziyarette yaptığı konuşmada, Ankara Ticaret Odası ve Ankara ekonomisi hakkında bilgi verdi. Başkent’in savunma sanayi, tekstil, mobilya, medikal sanayi üretimiyle öne çıktığını ifade eden Baran, Ankara’nın sağlık turizminde de önemli potansiyel taşıdığını söyledi. İki ülke arasında Serbest Ticaret Anlaşması bulunduğunu kaydeden Baran, ticaretin geliştirilmesi için uygun altyapı ve koşulların olduğunu söyledi.
Balkanlar’da istikrar ve barışın anahtarı durumundaki Arnavutluk’un, en çok ithalat yaptığı ülkeler sıralamasında Türkiye’nin ilk başlarda yer aldığını belirten Baran, “Arnavutluk ile dış ticaretimiz pandemi öncesinde 500 milyon doların altındaydı. İki ülkenin yakınlığı rakamlara yansıyarak, 1 milyar dolar düzeyine yükseldi. Şimdi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bizlere işaret ettiği doğrultuda, Arnavutluk ile ticaretimizi 2 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz” diye konuştu. Baran,Ankara Ticaret Odası olarak Arnavutluk ile ticaret ve yatırım ilişkilerini geliştirmek için iş insanları ile bire bir görüşmelerin de aralarında bulunduğu, bir dizi çalışma yapılabileceğini kaydetti.
Başkent Ankara ile Arnavutluk’un Başkenti Tiran arasında direkt uçuşların da kısa süre içerisinde başlayacağını bildiren Baran, bu uçuşların iki ülke turizmini de geliştirebileceğini ifade etti.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.